Ursula K. Le Guin – Dünyaya Orman Denir

"...Ama, sadece uykuda düşgörüyorlar dedin; uyanık düşgörmek istediklerinde düşlerin kontrolden çıkması için zehirler aldıklarını söyledin! Bir millet nasıl daha çılgın olabilir? düş-zamanla dünya-zamanı bir bebekten daha iyi ayırt edemiyorlar. Belki de bir ağacı öldürdüklerinde tekrar canlanacağını düşünüyorlardır.!' Server başını salladı. Başkadın'la ikisi hâlâ huş korusunda yalnızlarmış gibi hayli tereddütlü bir sesle, neredeyse uyuyacaklarmış gibi konuşuyordu.... Continue Reading →

Marcel Proust – Kayıp Zamanın İzinde (Çiçek Açmış Genç Kızların Gölgesinde)

  "Bergotte'un konuşma üslubuyla çalışma ve hareket halindeki düşüncesi arasında, kulağın ilk anda bulup çıkaramadığı hayati bağlar vardı, oysa konuşan, sözümona Bergotte'un amatör bir seslendiricisi olsaydı, bu ifade tarzı, hiç şüphesiz büyüleyici olurdu; aynı şekilde, Bergotte bu düşüncesini istediği gerçekliğe uyguladığı içindir ki, dilinde yapıcı, fazla besleyici olan, onun sadece " görünümlerin bitmek bilmez tükenmez... Continue Reading →

J. L. Borges – Düşsel Varlıklar Kitabı

  Çin Ejderi "Çin kozmogonisine göre, On Bin Varlık ya da İlk Örnekler (dünya), iki bütünleyici ölümsüz ilkenin, yin ve yang'ın ritmik birleşmesinden doğmuştur. Yin yoğunlaşma, karanlık, edilgenlik, tam sayılar ve soğukla; yang ise serpilme, ışık, etkenlik, küsurlu sayılar ve sıcakla özdeştir. Yin'in simgeleri kadınlar, yeryüzü, portakal rengi, vadiler, ırmak yatakları ve kaplan; yang'ınkiler ise erkekler,... Continue Reading →

WordPress.com'da bir web sitesi veya blog oluşturun

Yukarı ↑