Alain de Botton – Görmek ve Fark Etmek

  "Otomat (1927), yalnız başına oturmuş kahve içen bir kadını resmeder. Vakit gecedir, kadının üzerindeki mantodan ve şapkadan anlaşıldığı üzere dışarıda hava soğuktur. Görünüşe bakılırsa oda geniştir, boştur ve iyi aydınlatılmıştır. Dekor tamamen işlevseldir: mermer kaplı bir masa, sağlam görünen, siyah tahta sandalyeler ve beyaz duvarlar. Kadının yüzünde içe dönük, biraz da korkmuş bir ifade... Continue Reading →

Gogol – Palto

  "Altı ayda bir, kutuda biriken bozuk paraları, bozuklukları toparlar, hepsini küçük gümüşlere çevirirdi. Bu işe başlayalı epey olmuştu; bir kaç yıl içinde yaklaşık olarak kırk ruble biriktirmeyi başarmıştı. Yani, palto için gerekli olan paranın ilk yarısı elindeydi, ama diğer yarıyı nereden bulacaktı? Bir kırk ruble daha nereden bulabilirdi ki? Akakiy Akakiyeviç uzun uzun düşündü... Continue Reading →

Charles Bukowski – Factotum

  "Yatağa girip şişeyi açtıktan sonra yastığımı arkama destek yapıp derin bir nefes aldım ve karanlıkta pencereden dışarı baktım. Beş gündür ilk kez yalnız kalıyordum.Yalnızlıkla beslenen biriydim; yalnızlığımı alırsanız yemeğimi ve suyumu almış kadar olursunuz. Yalnız kalamadığım her gün gücümden bir şeyler alıp götürür. Bununla övünmüyorum ama önemliydi benim için. Odanın karanlığı güneşti bana. Şişemden... Continue Reading →

Maurice Blanchot – Ölüm Hükmü

  "Sessizliği kaybettim ve bunun için duyduğum pişmanlık ölçüsüzdür. Mutsuzluğun, bir kez konuşmaya başlayan bir insanı nasıl sardığına tanık oldum. Sağırlığa bağlı, hareketsiz bir acıydı; bu yüzden soluduğum şey solunamayandır. Kendimi yalnız başıma bir odaya kapadım, evde kimse yok, dışarıda da hemen hemen kimse yok ama bu yalnızlığın kendisi bizzat konuşmaya başladı ve karşılığında benim... Continue Reading →

Henry David Thoreau – Doğal Yaşam ve Başkaldırı

YALNIZLIK   "Zamanın büyük çoğunluğunda yalnız olmanın sağlıklı olduğunu düşünüyorum. Biriyle beraber olmak, en iyisiyle bile olsa bir süre sonra yorucu ve zihin dağıtıcıdır. Yalnız olmayı seviyorum. Yalnızlıktan daha samimi ve sıcakkanlı bir arkadaş tanımadım. Dışarı çıkıp insanların arasına karıştığımızda, odamızda olduğumuzdan çok daha yalnız oluruz. Düşünen ve çalışan bir adam nerede olursa, olsun her... Continue Reading →

Dino Buzzati – Tatar Çölü

  "Tıpkı bir yabancı gibi, şehirde dolaşıp eski arkadaşlarını aradı, her birinin iş yerlerinde, büyük şirketlerde ya da siyaset alanında çok meşgul olduğunu öğrendi. Ona, ciddi ve önemli şeylerden, fabrikalardan, tren yollarından, hastahanelerden söz ettiler. İçlerinden biri kendisini akşam yemeğine davet etti, bir başkası evlenmişti, her biri ayrı bir yola koşulmuş ve dört yıl içinde... Continue Reading →

Friedrich Nietzsche – Böyle Söyledi Zerdüşt

Pazaryerindeki Sinekler Üstüne "Kaç dostum, yalnızlığına! Büyük adamların gürültüsünden serseme döndüğünü ve küçüklerin iğneleri ile sokulduğunu görüyorum senin. Orman ve kaya seninle birlikte susmayı bilirler. O sevdiğin geniş dallı ağaca benze yine: sessizce ve dinleyerek asılı durur o, denizin üstünde. Yalnızlığın bittiği yerde başlar pazaryeri; ve pazaryerinin başladığı yerde başlar büyük oyuncuların gürültüsü ve zehirli... Continue Reading →

Charles Baudelaire – Paris Sıkıntısı

XXIII YALNIZLIK ... "La Bruyére bir yerlerde, 'Yalnız olamamanın büyük mutsuzluğu!' der, kendi kendilerine katlanamamaktan korkarak kalabalıkta kendilerini unutmaya koşanları uyandırmak ister sanki. Bir başka bilge, yanılmıyorsam Pascal, 'Neredeyse tüm mutsuzluklarımız odamızda kalmayı bilememiş olmamızdan geliyor başımıza,' der, böylece, içe kapanış hücresinde, mutluluğu devinimde, bir de yüzyılımın güzel diliyle konuşmam gerekirse, kardeşçil diye adlandırabileceğim bir... Continue Reading →

WordPress.com'da bir web sitesi veya blog oluşturun

Yukarı ↑