Charles Baudelaire – Elem Çiçekleri

VI FENERLER “Rubens, unuttum ırmağı, tembellik bahçesi, Taze etten yastık ki üzerinde sevmek mümkün değil, Fakat hayat taşar ve hareket eder durmadan Gökte hava gibi, denizde sular gibi; Leonardo da Vinci, derin ve kasvetli ayna, İçinde latif melekler, esrarla yüklü, Tatlı bir gülümseyişle gölgesinde görünürler Memleketlerini kapatan buzulların ve çamların; Rembrandt, iniltilerle dopdolu hazin bir... Okumaya Devam et →

Metin Özbek – Çayönü’nde İnsan

  "Yontma Taş Çağı topluluklarının çocuklarında, yetersiz beslenmeden kaynaklanan rahatsızlıklara ya da metabolizma bozukluklarına pek rastlanmaması, Yontma Taş Devri ile Cilalı Taş Devri toplulukları arasındaki yaşam farklılığından kaynaklanmaktadır. Cilalı Taş Devri'yle beraber tarıma geçişin ardından, ciddi ölçüde kansızlık çeken bireylerin (özellikle bebek ve çocuklar) iskeletlerine rastlamaya başlıyoruz. Gerçekten de, bu yeni geçim ekonomisinin bir gereği... Okumaya Devam et →

  Müze  PTT Pul Müzesi; Türkiye’nin merkezinde Dünya çapında bir kültür merkezi olma özelliğini taşımaktadır. Modern müzecilik anlayışı ile tasarlanan binamızda Dünya Pulları, Osmanlı Devleti Pulları, Anadolu Hükümeti Pulları, Türkiye Cumhuriyeti Pulları ve 7 ayrı temadan oluşan Tematik Pullar sergilenmektedir. Ayrıca; Geçmişten Günümüze Posta, İstiklal Harbinde PTT ve Nostaljik PTT alanları da müzemizde gezebileceğiniz bölümlerdir.... Okumaya Devam et →

Carl Sagan – Karanlık Bir Dünyada Bilimin Mum Işığı

  GARAJIMDAKİ EJDER “Garajımda ateş soluyan bir ejder yaşıyor.’ Diyelim ki (ruhbilimci Richard Franklin’in grup terapisi yaklaşımını benimseyerek) size ciddi olarak böyle bir önerme sunuyorum. Kuşkusuz, dediğimin doğruluğunu kontrol etmek isteyecek, kendi gözünüzle görmek isteyeceksiniz. Yüzyıllardır ejderlerle ilgili olarak sayısız öykü anlatılmış, ancak gerçek kanıt gören olmamıştır. Canlı bir kanıt görmek için ne iyi bir... Okumaya Devam et →

Richard S. Westfall – Modern Bilimin Oluşumu

  Bilimsel Girişimciliğin Örgütlenmesi   “17. yüzyılda, bilim alanındaki gelişmeler bilimsel kavramları basit bir yeniden formüllendirmenin çok ötesindedir. Kaldı ki, kavramların yeniden formüllendirilmesi bile örneklerini sık sık gördüğümüz gibi ‘devrim’ nitelenmesini hak edecek ölçüde radikaldir. Bu dönemde bilim aynı zamanda örgütlü bir toplumsal etkinlik olarak da kendisini gösterdi. Daha önceki dönemlerde de kuşkusuz büyük bilimsel... Okumaya Devam et →

Maurice Metayer – Eskimo Masalları

TUZAKÇI KARGA "Derler ki, geçmiş zamanlarda koca bir karga insan aramaya çıkmış. Bir Eskimo köyü görüp iglulara koşarak bağırmış: -'Yolda birçok konuk var! Onları çıkıp karşılamanız gerek. Gece bastırmadan onları bulamazsanız, dağın eteğinde kamp kurun.' İglularda oturan insanlar kargaya inanmışlar. Konukları karşılamak için yola düzülmüşler. Gece olunca çadırlarını dağın eteğine kurmuşlar. Yağ lambalarının alevi kardan... Okumaya Devam et →

Heinrich von Kleist – Amphitryon

  KLEIST VE AMPHİTRYON ÜZERİNE   "Alman edebiyatında, klasik ve romantik dönemler arasındaki geçiş sürecinde kendine özgü bir yeri bulunan Heinrich von Kleist (1777-1811), klişeleşmiş insan tasarımlarına karşı çıkan bütün sanatçıların kaçınılmaz denebilecek ortak yazgısını yaşayanlardan biri oldu. Avrupa tiyatro yöneticilerinin Byron, Shelly, de Musset, Grabbe, Büchner ve Kleist'ın eserlerine karşı direnmelerinin temel nedeni, bu yazarların kaleme... Okumaya Devam et →

Yorgo Seferis – Seçme Şiirler

  "Özgürlüğe kavuşmuş bir ruh gibi Telaşlı bir şehrin orta yerinde sessizliği öğreten." 22 "Öyle çok şey geçti ki gözümüzün önünden Sonunda gözlerimiz hiçbir şey görmez oldu Anıların dışında, ardında, ötesinde- Gecede bir beyaz perde gibi, üstünde Garip, senden de garip görüntüler beliren, Sonra da kımıltısız yapraklarında bir biber ağacının Kaybolup giden;   İyice bilerek... Okumaya Devam et →

A.M. Celal Şengör – Newton Neden Türk Değildi?

  Newton Neden Çinli Değildi? (ve Neden Türk Değildi?)* "Dünyanın yaşayan en büyük jeologlarından biri olan dostum Prof. Dr. Kenneth Jinghwa Hsü 1994 yılında Zürih'in meşhur Federal Politeknik'inden (Eidgenössiche Technische Hoschschule) yaş haddi nedeniyle emekli oldu. Adet olduğu üzere bir veda konuşması yapması gerekiyordu. Ben de bu konuşmayı dinlemek ve Ken'in emeklilik törenine iştirak etmek... Okumaya Devam et →

William Golding – Sineklerin Tanrısı

“Şaşılacak bir sessizlik oldu: Kabile, Domuzcuk’un söyleyebileceği tuhaf şeyleri merakla bekliyordu. Bir sessizlik ve bir duraklama oldu ama Ralph, bu sessizliğin içinde, havadan gelen garip bir ses duydu kulağının dibinde. Tüm dikkatini ona vermediği halde, ‘tak’ diye bu hafif sesi yeniden duydu: Biri taş atıyordu. Bir elini kaldıraçtan hala ayıramayan Roger’di taşı atan. Yukarıdan bakınca... Okumaya Devam et →

Charles Darwin – Türlerin Kökeni

  “Ayrıklanma, yeni türlerin türemesine güçlü bir katkıda bulunur, buna karşı çıkılamaz; bununla birlikte, uzun dönemler boyunca süregitme ve büyük bir yayılım gösterme yeteneğindeki türlerin oluşumu sözkonusu olduğunda, ben, açık ve geniş bir yörenin, çok daha elverişli olduğuna inanmaya yatkınım. Büyük açık bir yöre, yalnız orada yaşayan aynı türden bireylerin sayısının büyük olması nedeniyle değil,... Okumaya Devam et →

Gündüz Vassaf – Cehenneme Övgü (Gündelik Hayatta Totalitarizm)

  BURADA YER, ŞURADA UYURUZ 2 "Mekanın en etkili kullanıldığı apartman dairesi modeli, totaliter bir düzenlemeyi yansıtır. Bu plan, milyonlarca insanın tıpatıp aynı hareketleri yapıp, tıpatıp aynı çevreye tabi olarak yaşaması sonucunu doğurur. Mekanın bu özel düzenlemesi neyin nerede yapılacağını dikte ettiğinden, aynı çatı altında yaşayanların birliktelik duygusunu da ortadan kaldırır. Mekan kullanımını değiştirmeye yönelik... Okumaya Devam et →

Caspar David Friedrich 244 Yaşında! (5 Eylül 1774- 7 Mayıs 1840)

Wanderer above a Sea of Fog (1818) "1800 yıllarından itibaren, mimari ve heykelde anti-klasisist akım, kuvvetli bir hayranlıkla izlenirken, öncelikle manzara resminde doğacı bir eğilim Avrupa'ya yayıldı. Ancak kişinin yalnızlık zevkine uygun gelen bu doğa hayranlığı, bir romantik duygu ile bağımlıydı. Schelling: 'Doğa kendini insanda, insan da kendini doğada bulur' diyordu. O dönemden kalan mektuplarda,... Okumaya Devam et →

Carl Sagan – Milyarlarca ve Milyarlarca

  “Küresel çevreye karşı girişilen bu topyekün saldırının sorumlusu, sadece kar etme hırsı içindeki sanayiciler ya da öngörüsüz ve yoz politikacılar değil. Paylaşılacak yeterince suç var. Bu bağlamda bilim adamları topluluğu önemli sorumluluk taşıyor. Çoğumuz buluşlarımızın uzun vadeli sonuçları üzerinde düşünme zahmetine bile katlanmadık. Bulunduğumuz mahvedici güçleri en yüksek bedeli ödeyenlerin ellerine ve rastlantı eseri... Okumaya Devam et →

Guy De Maupassant – Bir Yaşam

"Ama Jeanne’ın hizmetçisinin gözyaşlarını düşündüğü yoktu: Başka bir evrene girmiş gibiydi… Büsbütün başka bir dünyaya gitmiş, bütün tanıdığı şeylerden, bütün sevdiklerinden ayrılmış gibi geliyordu ona. Yaşamında ve kafasında her şey altüst olmuş gibi geliyordu. Hatta bir ara aklına şöyle garip bir fikir bile geldi: 'Acaba kocasını seviyor muydu?' Julien, ansızın, şöyle böyle tanıdığı bir yabancı... Okumaya Devam et →

Homeric – Moğol Kurdu

"Öküz Yılı'nda Börte dördüncü çocuğunu, sonradan Toluy olarak adlandırılacak oğlunu doğurdu. İşte o sıralarda, Toğrıl kendi oğlunun nerede olduğunu öğrendi. Nilka yanında bin Karaim atlısıyla Camuka'nın ordusuna sığınmayı başarmıştı. Toğrıl yazı oğlunun yanında geçirdi, sonra Temuçin'in obasına döndü. Nilka, Camuka'nın da yardımıyla Orhun'un kıyılarını geri almak umudundaydı. Bu umut Toğrıl'ı sevince boğsa da, Camuka'yı tasarılarının... Okumaya Devam et →

A.M. Celal Şengör – Aptalı Tanımak

  Yobazlar Gezegeninde Üniversite? 19 Mart 2005, Cumhuriyet Bilim Teknik’te Yayımlanmıştır* “Bugün, tüm dünyanın akılcı düşünceden tamamen uzaklaşmış, kendini inanca ve onun ürünü olan dinsel düşünceye vermiş sistemlerin egemenliğinde olduğu varsayılan bir durumda, şimdi anladığımız anlamda bir üniversitenin mümkün olup olmadağını tartışacağım. Böyle bir durum 4. Yüzyıl’la 10. Yüzyıl Avrupası için geçerliydi. İslam alemi benzer... Okumaya Devam et →

Patrick Moore – Gezegenler Kılavuzu

  Gezegenlere Gönderilen Roketler   “İlk olarak belirtmem gerekir ki bir roket sadece kendini ‘ittirir’, başka hiçbir şeyi değil. Bir havai fişekte, içi barut dolu ince bir tüp ve roketin uçuş kararlılığını sağlayan bir çubuk vardır. Barut yandığında oluşan sıcak gazlar egzozdan dışarı atılır ve bu da roketin gökyüzünde ilerlemesini sağlar. Roket, Sir Isaac Newton’un... Okumaya Devam et →

Thomas Mann – Tonio Kröger

  "Bazen içinden şuna yakın bir şeyler düşünüyordu: bu yaşama tarzına bir nihayet vermeliyim; böyle dikkatsiz, serkeş, kimsenin aklına gelmeyen, benim de ne değiştirebileceğim ne de değiştirmek istediğim şeylerle meşgul olmak... Bu yeter artık. Beni öpücük ve ninnilerle avutacak yerde, hiç olmazsa kusurlarımı göstermek ve adam akıllı cezalandırmak daha yerinde olacak. Ne de olsa biz... Okumaya Devam et →

Edgar Allan Poe – Bütün Hikayeleri

  Balon Şakası “GÜNLÜK       “6 Nisan Cumartesi.- Karşılaşabileceğimiz her güçlüğün önlemini geceden aldıktan sonra, bu sabah şafakta balonu şişirmeye başladık. Ama yoğun bir sis katlı ipeğin yapış yapış olmasına yol açmıştı, bu yüzden işimiz on bire kadar bitmedi. Sonra büyük bir sevinçle, yavaşça ama sabit bir hızla havalandık. Kuzeyden esen hafif rüzgar bizi İngiliz... Okumaya Devam et →

Saul Frampton – Montaigne’in Kedisi (Ben Kedimle Oynarken Onun Benimle Oynamadığını Nereden Bileyim?)

   "...her şeyin yanlış olduğunu düşünmek isterken, düşünen biri olarak kendimin bir şey olmam gerektiğini fark ettim; ve şu gerçeği fark ettim 'Düşünüyorum, o halde varım.' Bu öylesine kesin bir fikirdi ki, şüphecilerin en mantıksız şüpheleri bile bu fikri sarsamadı.' Burada açık olan, sadece talihsizliğe değil, şüpheye de kapalı bir düşünce konusu olan Kartezyen cogitoya... Okumaya Devam et →

Edgar Allan Poe – Bütün Hikayeleri

    Morgue Sokağı Cinayetleri   “SIRADIŞI CİNAYETLER. - Bu sabah üç civarında Quartier St. Roch sakinleri ardı ardına gelen korkunç çığlıklarla uyandı. Seslerin Morgue Sokağı’nda Madam L’Espanaye ile kızı Matmazel Camille L’Espanaye’ye ait olduğu bilinen bir evin dördüncü katından geldiği anlaşıldı. Evin içine normal yoldan girme girişimleri sonuçsuz kaldıktan -geç kalınmasına yol açmıştı bu... Okumaya Devam et →

Vladimir Propp – Masalın Biçimbilimi

    "Olağanüstü masalların yapısının değişmezliği, bu masalların varsayımsal bir tanımını yapmamızı sağlar, bu tanım da şöyle dile getirilebilir: Olağanüstü masal, değişik biçimleriyle belirtilen işlevlerin birbirini düzenli bir biçimde izlemesine göre oluşmuş bir anlatıdır. Bu işlevlerin bazıları bazı anlatılarda yoktur, bazılarınınsa bir başka anlatıda yinelendikleri görülür. Söz konusu tanım, olağanüstü sözcüğünün anlamını yitirmesine yol açar... Okumaya Devam et →

WordPress.com'da bir web sitesi veya blog oluşturun

Yukarı ↑