D. H. Lawrence – Adaları Seven Adam

adaları seven adam.jpg

 

“Adalı olmanın tehlikesi budur. Kentte, tozluklarını giyip iliklerine kadar duyduğun ölüm korkusuyla trafikten canını kurtarmaya çabalarken, sonsuz zamanın yılgılarından çok uzaktasındır. Oysa küçük adan zamanın içine girdiği an, uzaydaki evren çevrende hızla dönmeye başlar.

Denizin ortasındaki küçük bir adada kendini yalıtmayagör, zaman büyük çevrimler halinde yükselmeye ve genişlemeye başlar, üstüne bastığın toprak kayıp gider ve elle tutulmaz, çıplak, karanlık ruhun kendini zamandışı bir dünyada bulur, ölülerin savaş arabalarının yüzyılların eski sokaklarında koşturdukları, ruhların yitip gitmiş yıllara benzettiğimiz daracık yollara yığıldıkları zamandışı bir dünyada. Artık ölülerin ruhları yeniden canlanmış, çevrende dönenip durmaktadırlar. Öteki sonsuzluktasındır artık.

Bizim adalımızın başına da böyle bir şey geldi. Alışık olmadığı gizemli ” duygular”a kapıldı; geçmişin derinliklerinde kalmış insanların tuhaf bir biçimde ayırdına vardı ve daha birçok duygulanım yaşadı; uzun zaman önce bu adada yaşamış ve sonradan görünmez olmuş, ama tümden yitip gitmemiş pos bıyıklı Galyalıların varlığını duyumsadı. Hala oradaydılar; iri kıyım, güçlü kuvvetli, görünmez gövdeleriyle gecenin karanlığında oradan oraya atılıyorlardı. Ve rahipler vardı, altın bıçaklar ve ökseotlarıyla; ve başka rahipler, İsa betimli haçlar taşıyan; bir de korsanlar, denizlerde ellerini kana bulayan”(s.15-16).

 

Lawrence, D. H. (2002), Adaları Seven Adam, çev. Celal Üster, K Kitaplığı, İstanbul.

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s

WordPress.com'da bir web sitesi veya blog oluşturun

Yukarı ↑

%d blogcu bunu beğendi: