“Stoa ahlakının genel ilkelerini şu üç görüş noktasına geri götürebiliriz: En yüksek iyi, erdem ve bilge üzerindeki araştırmalar.
İnsanın belirlenmesi ve insanın ahlaksal ödevlerinin araştırılması, Sokrates’ten beri gelen bütün ahlak felsefelerinde olduğu gibi, Stoalılarda da, iyi kavramının ve en yüksek iyi ya da mutluluğun kurucu parçalarının ne olduğu sorusuna bağlanır. Bunun da ancak akla uygun eylemlerde ya da erdemde araştırılabileceğine inanıyorlardı Stoalılar. Bunu da şöyle temellendiriyolar: Her varlığın ana-itkisi kendini koruma içgüdüsü ve kendini sevmedir. Bundan da şu çıkar: Her varlık kendi doğasına uygun olan şeye erişmeye uğraşır, böylece en yüksek iyi ve en yüksek erek ya da mutluluk ancak doğaya uygun bir yaşamada bulunabilir. Tek tek şeylerin, bireylerin doğaya uygun olmasını sağlayan da ancak dünya bütününün gidişi ve yasaları ile ya da genel dünya aklı ile uyum halinde olmadır. Bilinçli ve akıllı varlığın doğaya uygun olmasını sağlayan da, bu genel yasanın bilgisi, bu yasanın akılla görünüp bilinmesidir. Akıllı varlıkta, yani insanda, hayvanda bulunmayan, içgüdülere egemen olan akıl ortaya çıktığına göre, insan için doğaya uygun olma akla uygun olmadır. Çünkü doğaya uygun olma sorusunda her varlığın kendisi için doğayla uyum halinde olması söz konusudur; insanın doğasını belirleyen de akıldır. Bu doğaya uygun yaşama ilkesini Zenon ‘kendi kendisiyle uyum içinde yaşamak’ formülü ile dile getirmiştir, Kleanthes ise ‘doğa ile uyum içinde yaşamak’la. (Diogenes Laertios, Zenon’un böyle söylediğinden emindir, ona göre doğa sözcüğünü Kleanthes eklemiştir.) Burada doğa (physis) genel olarak doğa ile mi, yoksa insan doğası ile mi ilgili, her ne olursa olsun, genel düşünce şu: Dünyanın gidişinin genel yasaları ve akılla yüklü olan insan doğası ile uyum halinde olduğu ölçüde tek kişi yaşamasında mutluluk ereğine yaklaşır ve bu yasa ile çatışma içinde olduğu ölçüde bu mutluluktan, bu erekten uzaklaşır. Yaşamanın akla uygun olması, genel dünya düzeni ile uyum halinde olma da, tek bir sözcükle erdemdir. Bundan dolayı Stoa’nın ahlak ilkesi kısaca şu önermede dile gelir: ‘Yalnız erdem iyidir, mutluluk da yalnızca erdemde bulunur.’ Erdem de doğa ile uyum içinde olma ya da doğaya uygun yaşama ile kazanılır. Erek ‘telos) burada doğa ile uyum içinde yaşamadır, yani kendine ve bütüne uygun olmadır. İnsan genel yasaya uymayan hiçbir şeyi yapmamalıdır, bu yasa da her şeyde yerleşik olan akıldır (logos). Bütünü yöneten akıldır” (s. 70-71).
Akarsu, Bedia (1998). Mutluluk Ahlakı, İnkılap Kitabevi, İstanbul.
Bir Cevap Yazın