J.R.R. Tolkien – Büyük Wootton Demircisi

unnamed

…Eski aşçıların el yazılarını çözebildiğinde, tarifler kafasını karıştırdı, çünkü hiç duymadığı bir sürü şeyden, ayrıca unuttuğu ve zamanında bulamayacağı malzemelerden bahsediyorlardı ama defterde geçen bir iki baharatı deneyebileceğini düşündü. Kafasını kaşıdı ve son Aşçıbaşı’nın özel kekler için sakladığı baharatları ve diğer malzemeleri koyduğu bir sürü farklı bölmesi olan eski siyah kutuyu hatırladı. İşi devraldığından beri kutuya bakmamıştı ama biraz arandıktan sonra onu kilerdeki yüksek bir rafın üzerinde buldu.

Kutuyu indirdi ve kapağın üzerinde birikmiş tozu üfledi ama kutuyu açtığında çok az baharat kaldığını ve kalanlarında kuru ve küflü olduğunu gördü. Ama köşedeki bir bölmede, altı penilik bir madeni paradan daha büyük olmayan, gümüşten yapılmış ama kararmış gibi görünen küçük bir yıldız buldu.” Ne tuhaf!” dedi, yıldızı ışığa tutarak.

“Hayır, değil!” dedi bir ses arkasından. Öyle ani konuşmuştu ki Meşeyanı yerinde sıçradı. Bu Çırak’ın sesiydi ve daha önce Aşçıbaşı’yla bu ses tonuyla konuştuğu olmamıştı. Aslında, kendisine hitap edilmediği sürece Meşeyanı’yla pek az konuşuyordu. Bir gençten beklenen davranış da buydu; krema konusunda becerikli olabilirdi ama öğrenecek daha çok şeyi vardı: Meşeyanı böyle düşünüyordu.

“Ne demek istiyorsun, delikanlı?” dedi Meşeyanı, pek memnun olmayan bir sesle. “Tuhaf değilse nedir?”

“O sihirli,” dedi Çırak. “Peri diyarından gelmiş.”

Bunun üzerine Aşçıbaşı güldü.” Tamam, tamam” dedi. “Aynı hesap sen canın ne istiyorsa o ismi ver. Bir gün büyüyeceksin. Şimdi kuru üzümlerin çekirdeklerini çıkar. Böyle tuhaf sihirli üzümleri görürsen bana haber ver.”

“Yıldızla ne yapacaksın, Usta?” dedi Çırak.

“Pasta’ ya koyacağım, elbette,” dedi Aşçıbaşı. “Tam da gereken şey, özellikle sihirliyse,” diyerek kıkırdadı. “Sen de çocuk partilerine katılmışsındır herhalde, üzerinden çok da zaman geçmemiştir. Bu tür partilerde karışıma bu tür süsler, küçük madeni paralar falan eklenir. En azından, bu köyde biz öyle yaparız: Çocukları eğlendiriyor.”

“Ama bu değersiz bir süs eşyası değil, Usta, bu sihirli bir yıldız,” dedi Çırak.

“Söylemiştin zaten,” diye terslendi Aşçıbaşı. “Pekâlâ çocuklara söylerim. Onları güldürür.”

“Güldüreceğini sanmıyorum, Usta; “dedi Çırak. “Ama yapılması gereken de bu, çok doğru.”

“Sen kiminle konuştuğunu sanıyorsun?” dedi Meşeyanı.

“Zamanı geldiğinde Pasta yapıldı, pişirildi, süslendi.  Bunların çoğunu Çırak yapmıştı. “Madem perileri bu kadar seviyorsun, Peri Kraliçesi’ni senin yapmana izin vereceğim” dedi Meşeyanı ona.

“Pekâlâ Usta,” diye yanıt verdi Çırak. “Sen çok meşgulsen yaparım ama bu senin fikrindi, benim değil.”

“Fikir üretmek bana düşer, sana değil,” dedi Meşeyanı. (s.19-23)

büyük

Tolkien, J.R.R(2019). Büyük Wootton Demircisi, (çev. Niran Elçi), İthaki Yayınları, İstanbul.

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s

WordPress.com'da bir web sitesi veya blog oluşturun

Yukarı ↑

%d blogcu bunu beğendi: