Self Portrait, Dedicated to Dr Eloesser, 1940 by Frida Kahlo
“Meksika sanatına ve kültürüne özgü öğelere yer verdiği kendi portreleriyle metaforlar dolu görsel bir yaşamöyküsü dile getirmiştir.
Tam adı Magdalena Carmen Frieda Kahlo Calderon olan sanatçı, ileride tıp eğitimi görmek amacıyla Mexico’daki Üniversiteye Hazırlık Ulusal Okulu’na girmiş, ama 1925’te okuldan eve dönerken geçirdiği bir trafik kazasında aldığı ağır yaralar, 13 yaşında geçirdiği çocuk felcinin bıraktığı izler ve bir dizi ameliyat sonucunda yaşamının büyük bölümünü yarı sakat bir durumda tekerlekli iskemle ve yatakta geçirmiştir. Sanata ilk ilgisi okulun duvarında gördüğü Meksikalı ressam Rivera’nın 1922 tarihli Simon Bolivar Amfitiyatrosu‘ndaki İnsanın Doğal Öğelerle İlişkisi adlı resmiyle başlamış, ilk resimlerini hasta yatağında yapmıştır.
Diego Rivera, İnsanın Doğal Öğelerle İlişkisi
Bir süre özgü baskı sanatçısı Fernando Fernandez’den çizim dersleri almakla birlikte, kendi kendini yetiştirmiş bir sanatçıdır. 1928’de Meksika Komünist Partisi’ne katılan Kahlo, bu sıralarda tanıştığı Rivera ile 1929’da evlenmiş; aynı yıl Rivera’nın partiden ihraç edilmesiyle, o da ayrılmıştır…
Kahlo, geçirdiği kazadan sonra yatağının üzerine yerleştirilen aynadan ve özel olarak hazırlanan bir resim sehpasından yararlanarak, yattığı yerde resim yapmıştır… Yaşamı boyunca yaptığı kendi portreleri sanatçının günlüğü gibidir; yaşadığı her olayı, ruhsal durumu ve kimlik arayışını, metaforlarla tuvale yansıtmıştır. Çoğu kez yalnızlığını, arka planda kullandığı büyük boşluklar, çorak doğa görünümleri ya da boş, soğuk odalarla dile getirmiştir. Baş ve yarım boy portrelerinde çoğu kez Meksika kültüründen kaynaklanan simgesel anlamlı yüklemler kullanmış, boy portrelerindeyse Rivera ile olan fırtınalı ilişkisini, ayrılıklarını, ameliyatlarını, başarısızlıkla sonuçlanan hamileliklerini ve yaşadığı olayları, ayrıca yaşamla ölümün iç içe geçtiği yaşam felsefesini bütün çıplaklığıyla, insanı ürperten bir açıklıkla yansıtmıştır. Sanatçı, deşifre edildiğinde benliğine ve yaşamına ilişkin ipuçları veren simgelerle kendine özgü bir resim dili yaratmıştır…
Yaşamı boyunca New York’ta (1938), Paris’te (1939) ve Mexico’da (1953) birer sergi açan Kahlo’nun resimleri ancak 1970’lerde feminist hareket bağlamında gündeme gelmiş, bu tarihten sonra yaygın biçimde tanıtılmıştır.” (s. 805-806)
Rona, Zeynep (2008). “Frida Kahlo”, Eczacıbaşı Sanat Ansiklopedisi, YEM Yayınları, İstanbul.
The Wounded Deer, 1946 by Frida Kahlo
Tree of Hope, Keep Firm, 1946 by Frida Kahlo
Bir Cevap Yazın