“Ne ki, insan olduğu için dış iyilere de gerek duyacaktır, çünkü doğası, teoria yaşamıyla ilgisi içinde ‘kendine yeter’ değil: Bedenin sağlıklı olması, beslenme, öteki gerekenler de bulunmalı. Dış iyiler olmaksızın mutlu olunamasa bile, sanılmamalı ki, mutlu kişi olmak için pek çok, büyük şeylere gerek duyulacak: Kendine yeterlik ile eylem ise aşırılıkta değildir; ‘denize karaya egemen olmadan’ da iyi şeyler yapmak olanaklı. Dozunda olanakla da erdeme göre davranılabilir (bunu açıkça görmek olanaklı: Sıradan yurttaşın iktidarda olanlardan hiç de daha az değil, üstelik daha çok doğru şeyler yaptığı görünüyor), bu yeter. Erdeme göre etkinlikte bulunan kişinin yaşamı mutlu olacaktır. Solon da dış iyileri dozunca elde etmiş, en güzel şeyleri düşündüğü gibi gerçekleştirmiş, ölçülü bir biçimde yaşamış kişilere ‘mutlu’ derken, herhalde bunu gereğince onaylar: ancak dozunca iyi elde etmiş olanların gerekenleri yapmaları olası. Öyle görünüyor ki, mutlu kişi pek çoklarına garip biri görünüyorsa, buna şaşmamak gerektiğini söyleyen Anaksagoras da, zengin ya da iktidardaki birini ‘mutlu’ diye ele almıyor. Oysa çoğunluk yalnızca bunları farkedebildiğinden, mutluluğu dış iyilere göre değerlendiriyor. İmdi bilgelerin kanıları da bizim dediklerimize uyar görünüyor. Bunlar belli bir inandırıcılık taşıyor, ama yapılanlardaki doğruluk işlere ve yaşama göre değerlendirilir: Çünkü asıl olan bunlarda. Demek ki, önceden söylediklerini işlerine, yaşamlarına taşıyorlar mı, buna bakmalı: Sözler işlere uyuyorsa onları kabul etmeli, uymuyorlarsa ‘lafta’ kaldığını düşünmeli. Ne ki, usa uygun tekinlikte bulunan, buna özen gösteren kişinin, en iyi şeylere yatkın ve tanrılarca en çok sevilen kişi olduğu görünüyor. Çünkü düşünüldüğü gibi, tanrıların insanıl şeylere bir ilgisi varsa; onların en iyiden, kendilerine en yakın olandan (bu da us olsa gerek) hoşlanmalı; en çok usu sevenleri, ona değer verenleri; onlarca sevilenlere özen gösterdikleri için; doğru, güzel davrandıkları için ödüllendirmeleri usa uygun. Bütün bunların ise en çok bir bilgede bulunduğu açık: imdi tanrılarca en sevilen kişi de o. Onun en mutlu kişi olması da doğal; dolayısıyla bilge kişi bu açıdan da son derece mutlu olsa gerek” (s. 201-211).
Aristoteles (2012). Nikomakhos’a Etik, (çev. Saffet Babür), BilgeSu Yayıncılık, Ankara.
14. yüzyıl Yunanca el yazması Aristoteles – Nikomakhos’a Etik
Bir Cevap Yazın