“Hora’lar doğada düzeni simgeleyen üç tanrıçadır. Hora, Latince saat anlamına gelen <hora> bir tutulduğu için adları <Saatler> diye çevrilir. Bu çeviri hem doğru hem yanlıştır, çünkü bu tanrısal varlıklar bir ölçü, bir düzeni yansıtmakla zaman ölçülerini de içerirler ama etkileri bu insansal kavramları çok aşar. Homeros’un İlyada’sında Hora’ları Olympos’ta görürüz (İl. V, 749 vd.):
Gökyüzünün kapıları kendiliğinden
gıcırdadı.
Saatler gözetir o kapıları,
yaygın gökle Olympos emanettir onlara,
kapıları bir açarlar, koyu bulutlarla bir
kaparlar.
Tanrıçalar arabalarıyla dönünce (İl. VII, 432 vd.):
Saatler güzel yeleli atları çözdüler
koşumdan,
çektiler tanrısal ahırlara,
ışıldayan bir duvara dayadılar arabayı.
Ama Hora’ların teker teker adlarını ele alacak olursak, simgeledikleri varlıkları da daha iyi anlamış oluruz: Birincisi Eunomia düzen ve düzensizliği, iyi yasalarla kurulmuş bir toplum düzenini simgelerler. Dike, hak ve adalet anlamına gelir, Themis’in kızları arasında ister yazında, ister yaşamda adı en çok geçen tanrıça odur. Eirene ise insanlara bereket ve mutluluk sağlayan barıştır. Bu tanrıçalar doğal ve insansal toplulukların can damarı, denge ve sürekliliğin başlıca etkenleridir.
Hora’lar kimi zaman Aphrodite’nin alayında Kharit’lerle birlikte, kimi zaman da Dionysos alayında ya da Persephone’nin arkadaşları arasında görürüz.
Ellerinde birer çiçek ya da bir yemiş olarak canlandırılırlar ama çokluk soyut kavramlar olarak tasarlanır ve efsanelerde rol almazlar.” (s. 157-158)
Erhat, Azra (1978). Mitoloji Sözlüğü, Remzi Kitabevi, İstanbul.
Bir Cevap Yazın